KADIRALAĞI RANTA AÇAN BİR DÜZENLEME YOK, KADIRALAKTAN RANT SAĞLAMAYA ÇALIŞANLAR VAR
Son günlerde basına çıkan “ KADIRALAK RANTA AÇILIYOR’’ şeklindeki haberler asılsız haberlerdir. Kadıralak Yaylamız ranta açılmasını sağlayacak hiçbir düzenleme, gelişme veya düşünce söz konusu değildir. İleri sürülen iddialar kişisel veya siyasi çıkar sağlamak amaçlı iddialardır.
İddiasının tam aksine düzenleme ile Kadıralak Yaylamızın mevcut 205 hektar büyüklüğündeki 3. Derece sit alanının statüsü korunurken bu alanın çevresinde 580 hektar yeni alan 2. Derece sit alanı statüsüne kavuşturularak bu alana ilave edilmiş ve sonuçta eski 205 hektar alana karşılık yeni 785 hektar alan SİT alanı olmuştur.
Alan değişikliğinin yanı Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca tanımların yeniden düzenlenmiş olması kapsamında Kadıralak Yaylasının SİT kapsamına alınan kısmının tanımlaması da yenilenmiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı daha evvel SİT 1, SİT 2, SİT 3, olarak anılan koruma seviye sınıflandırmasını daha anlaşılır bir biçimde tanımlayarak SİT 1 olarak bilinen koruma alanlarını yeni düzenlemeyle ‘’KESİN KORUNACAK ALANLAR’’ , ‘’SİT 2’’ olarak bilinen koruma alanlarını yeni düzenlemeyle ‘’NİTELİKLİ DOĞAL KORUMA ALANI’’ ; ‘’SİT 3’’ olarak bilinen koruma alanlarını da yeni düzenlemeyle ‘’ SÜRDÜRÜLEBİLİR VE KONTROLLÜ KULLANIM ALANI’’ olarak tanımlamıştır.
Bu tanımlama değişikliği sadece Kadıralak Yaylası için söz konusu olmayıp Türkiye Genelinde bütün SİT alanlarını kapsayan ve bundan sonraki uygulamalarda esas olacak bir tanımlama değişikliğidir. Yapılan tanımlama değişikliği doğrultusunda ülkemizdeki bütün SİT alanları yeni tanımlamadaki yerini bulurken Kadıralak Yaylamızın 205 hektar olan 3. Derece SİT alanı yani tanımlama ile eski 3. Derece SİT alanı karşılığı olan’’ SÜRDÜRÜLEBİLEN KORUMA VE KONTROLLÜ KULLANIM ALANI’’ olarak tescil edilmiş ve bu alana 580 Hektar daha alan eklenerek yeni eklenen alan 2. Derece SİT alanı karşılığında ‘’NİTELİKLİ DOĞAL KORUMA ALANI’’ olarak tescil edilmiş ve neticede eskiden 205 hektar olan toplam koruma alanı 785 hektara çıkartılmıştır.
Düzenleme açık ve anlaşılır olup kasıt unsuru olmadığı müddetçe anlaşılmaması veya başka bir şekilde yorumlanması; bu düzenlemeden KADIRALAK RANTA AÇILIYOR şeklinde bir sonuç çıkartılmasının izahı mümkün değildir.
Ne kaldı ki Mera Kanunu ve İmar Kanunu’nun mera alanlarındaki yapılanma ve tesislerle ilgili yasaklayıcı ve sınırlayıcı hükümleri açık ve halen geçerliliğini korumaktadır.
Bütün bunların üzerine Belediyemizin Turizm Cenneti olarak tanımladığı Tonya İlçemizin Doğasının ; İlçenin istikbali olan Turizm için ne kadar önemli olduğunu her platformda dile getirmesi ve Turizm yatırımları amacıyla hiçbir şekilde doğa tahribatı ve imar kirliliğine müsaade edilmeyeceği ilkesinin her platformda vurgulaması bu konudaki bilinçli hassasiyetimizin açık beyandır.
AK Parti Hükümetimizin yaklaşımı da bu yönde olup İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman SOYLU ‘nun yaylalardaki yapılaşmaların önüne geçilmesi yönündeki açık beyanları hükümetimizin bu konudaki yaklaşımını net olarak ifade etmektedir. Haber konusu sürecinde İçişleri Bakanlığımızdan gelen yazılı emirle kurulmuş olan’’ Yaylalarda kaçak yapılaşmayı tespit komisyonlarının hızlı bir şekilde çalışmaya başlayıp olması bu yönde atılmış olan çok önemli, ilk ve tarihi bir adımdır.
Bütün bu açık gerçekler karşısında Kadıralak Ranta açılıyor şeklinde bir açıklamanın yapılmış olması olsa olsa ortamı bulandırarak konunun özünü bilmeyen vatandaşları veya rant çevresini Kadıralak yaylasına yönlendirmekten başka bir şey olamaz.
Nitekim son zamanlarda Kadıralak Yaylasında başlayan hızlı yapılaşma girişimleri gerçeği yansıtmayan ve yanıltıcı mahiyetteki bu tür açıklamalardan cesaret almış olmaz mı ? İlgili açıklama sahipleri Avukatlık meslekleri gereği Şuyuu vukuğundan beterdir sözünün ne olduğunu iyi bilmelidir ve o sorumlulukta hareket etmesi gerekmektedir. Diğer yönden avukatlık alanında iş bulmak, iş almak veya reklamını yapmak isteyen meslek sahiplerinin de bu amaçları uğruna halkı yanıltmamaları gerektiğini düşünüyorum. Açıklamalarında’’ Önemli olan Tonya Halkının Çıkarları Doğrultusunda turizm yatırımlarına yer verilmesidir. ‘’ Şeklinde beyanda bulunan bir avukatlık mesleği sahibinin devamında ‘’ Meralarımız ve Yaylalarımız Arap Sermayesine değil halkımızın kullanımında kalacaktır.’’ Şeklinde beyanlarda bulunmasının çerçevesinin dayanağının ve bu konu ile ne ilgisi olduğunun açıklanması gerekir. Halkın çıkarları doğrultusundaki Turizm yatırımları nedir ? Kadıralak Arap sermayesine nasıl kalacak?
Anlaşılan o ki bu gayretin niyetini belirleyen açıklama haberin sonunda avukatın fotoğraflarıyla birlikte şöyle yer almıştır. ‘’ Yörede ikamet eden bir grup vatandaş avukata vekalet vererek dava açılması işlemini başlattı’’. Mesele Kadıralak Yaylasının Ranta Açılması meselesi değil, mesele bu tür gelişmelerden birilerinin mesleki veya siyasi rant sağlama meselesiymiş.
Kamuoyuna saygıyla arz ederim.
Osman BEŞEL
Tonya Belediye Başkanı